1. derhal, hemen, derakap, vakit geçirmeden.
  2. (a) hemen, derhal, derakap.
    Come at once: Derhal gel. (b) aynı anda, aynı zamanda, hep birlikte.

    Evryone shouted at once: Hep bir ağızdan bağırdılar.
ânide, birdenbire, apansızın.
hep(si) birden.
(a) hep birlikte/birden/bir arada, (b) birdenbire, ânide, ansızın, (c) aynı anda, aynı zamanda.
hemen protesto edilmek Fiil
birinin görüşüne hemencecik katılmak Fiil
hemen işe başlatmak Fiil
mektubunuzdaki talimat üzerine hemen harekete geçtim
doğrudan doğruya sorumlu
hemen sipariş vermek Fiil
(telefon) hemen bağlamak Fiil
gitsen iyi olur
birinin Alman olduğunu hemen anlamak Fiil